Benefşe Romanı Özeti ve İncelemesi

ROMAN : BENEFŞE
YAZARI : MEHMET AKAR

Benefşe Romanı Konusu:

Kitap’ta Nail ile Ahmet ‘ in öğrenim görmek ve bir taraftan da belletmenlik yapmak amacıyla gittikleri Petunya ‘ da başlarından geçen olaylar anlatılmaktadır.
Yazar Mehmet Akar’ın deyişiyle Anadolu’nun bağrından çıkıp dünyanın dört bir tarafına bir zeytin dalı duyarlılığında uzanan, bir beyaz güvercin saffetinde kanat çırpan eğitim gönüllülerinin destanını anlatmaktadır. Eğitime kendini adamış “günümüzün kara sevdalıları“, eğitim ve sevgi ile yeni bir kardeşlik köprüsü kurulacağını düşünmektedirler. Bu insanlar, bilimin ışığında, yüreklerinin sıcaklığı ile yol almaktadırlar.

Benefşe Romanı  Özeti:

Babası Cemal Bey’in gitme demesine rağmen oğlu Nail’in onu dinlemeyip gitmekte ısrarlı olması Cemal Bey’i bitkin bir hale düşürmüş ve çok üzmüştü . Nail en yakın arkadaşı Ahmet ile hem eğitim görmek hem de belletmenlik yapmak için Petunya’ya gittiğinde belletmenlik yapacağı okulun daha inşaat aşamasında olduğunu ve işçilerin yanı sıra öğretmenlerinde inşaata yardım ettiklerini görüyorlar.Orada bulunan işçilerin ve öğretmenlerin Nail ve Ahmet’i sıcakkanlı ve neşeli bir tavırlar karşılaması Nail ve Ahmet’i mutlu ediyor.Orada çalışanlar ile tanışan Nail ve Ahmet inşaat halindeki okulda bulunan bir odaya yerleşiyorlar.
Ertesi gün okulun inşaatında bir nebze görevli olan Salih Bey ve eşi Susen Hanım , Ahmet ve Nail ile tanıştıktan son derece mutlu oluyor. Okulun müdürü Cahit Bey , Türkçe öğretmeni Özcan Bey , İngilizce öğretmeni Hüseyin Bey , Ramazan Bey , Mustafa Bey ve belletmen arkadaşlar Serdar ve Kamil Beyler, Nail ve Ahmet ile yakından ilgileniyor. Onların rahat ve mutlu olmaları için uğraşıyorlar.Bir iki gün geçtikten sonra Nail ve Ahmet’te inşaata yardım etmeye başlıyorlar.Okulun inşaatının erkenden tamamlanması ve okullar açılmadan bitirilmesi için çok çabalıyorlar, o arada Nail ve Ahmet ise bulundukları ortama alışmaya çalışıyorlar. Okulun inşaat malzemeleri için Türkiye’den gelen tırların biraz geçikmesi onları endişelendiriyor ve olağandan daha hızlı çalışmaya özen gösteriyorlar. Geceleri sıra ile nöbet tutuyorlar,Petunya’nın arsız hırsızlarından ve belalardan okulu kollamak için dikkat etmeye özen gösteriyorlardı.

Cahit Bey, Salih Beyin eşi, Susen Hanımla arasıra Eğitim Bakanı’nın yanına gidiyor ve okul hakkında bilgi sahibi oluyorlar.Nail ve Ahmet’in eğitim göreceği Aranda Üniversitesi’nde eğitim ekimin on beşinde başlıyor ve Nail ve Ahmet, o gün okulun bahçesinde ders saatini bekliyorlar, bir yandan da İngilizce ve Petunyaca ‘yı öğrenmeleri gerekiyordu . İlk ders saatinde yaşlı bir profesör ile tanışıyorlar ve profesörün İngilizce konuşması onları biraz zorluyor. Ertesi gün , Mustafa Beyin eşi Zeynep Hanımın doğumunun gerçekleştiğini duyuyorlar ve çok seviniyorlar .

Eğitim Bakanı’nın sürekli değişmesi okulun yapımını her geçen sefer biraz daha zorlaştırıyor. Okulun inşaatında söz sahibi Salih Bey ve eşi Susen Hanım , Eğitim Bakanı olarak dayısının koltuğa geçtiğini öğreniyorlar ve bu mutlu haberi duyan başta Nail ve Ahmet olmak üzere Cahit Bey ve arkadaşları çok seviniyorlar . Nail ve Ahmet bu arada boş zamanlarını ders çalışmakla , Petunya’nın her yerini öğrenmekle , dil konusunda kendilerini geliştirmekle çalışıyorlar .

Aradan 1-2 ay geçiyor ve okulun eksikleri azalıyor . Gün geçtikçe Nail’in ve Ahmet’in oradakiler ile bağlılığı güçleniyor ve birbirlerini daha iyi tanıyorlar . Fakir bir ülke olan , her gece içkili veya uyuşturuculu insanların yeri olan ve henüz çok az gelişmiş bir ülke olan Petunya’nın bu proje ile bir ilke imza atması , Petunya halkının eğitimsiz kalmaması için uğraşan Türk adamlarının bu saygınlığı herkes tarafından takdir ediliyor. Neyse ki inşaatın büyük bir bölümünün tamamlanması herkesi mutlu ediyor . Eksik olarak lavabosu , kapıları ve pencereleri kalan okulun inşaatın bu kadar hızlı bir şekilde tamamlanması içleri rahatlatıyor . Son tırın hep bir aksilik yüzünden bir türlü gelememesi , içleri rahatlayan insanların bir taraftan da hüzünleri oluyor . Gün geçiyor Nail ve Ahmet Petunya ‘ ya ısınıyor . Oradakiler , aksilikleri unutmaya çalışıyor ve bazen de birbirleri arasında akşam yemeği veriyorlar.

Okulun yapım aşaması bitiyor ve sadece kapı ve penceleri kalıyor . Bu arada öğrenci kayıtları başlıyor , öğretmen adayları seçiliyor .Sınava giren yüzelli kişiden ancak sekseni kayıtlata alınıyor . Okulun müdürü Cahiy Bey , kayıtlar ve imza işleri nedeniyle çok yoğundu. Nail , Ahmet ve Kamil öğrencilerin yataklarını hazırlıyor , diğer yandan da okulun düzenini sağlıyorlar. Ve okulun ilk günüydü . Böyle bir projenin hayata geçmesi herkesi heyecanlandırıyordu . Nail ve Ahmet bir yandan üniversite okuyacak bir yandanda belletmenlik yapacaklardı. Öğrenciler çok mutluydu . İlk ders saati başladı. Okullar açılalı bir hafta oldu ve herşey olumlu gitse de , elektriklerin ara ara kesilmesi öğrencilerin üşümesine neden oluyor.
Zaman akıp geçiyor ve okula Benefşe adında bir erkek öğrenci geliyor . Biraz heyecanlı ve endişeli olmasına rağmen etrafındakilere belli etmemeye çalışıyor. Nail , Benefşe ile tanışıyor ve onla bizzat ilgileniyor . Nail bazı geceler yatakneye gidiyor ve öğrencileri kontrol ediyor . İlk günlerde yaşanan çocukların içki , kavga sıkıntısı ortadan kalkmıştı .

Benefşe’nin geldiği gece yine kontrol etmeye gelirken , Benefşe’nin ağladığını görüyor .Ranzanın altında yatan Çenpa ‘da onun sesini duymasına rağmen aldırış etmiyor ve Nail ise Benefşe’nin korkudan veya yalnızlıktan ağladığı düşüncesine kapılsada , Benefşe’nin alışamadığı için ağladığını bilmiyor. Olumsuzluklar ardarda sıralandı . Ertesi gece Çenpa hastalanınca Nail onu doktor olan Salih Beye götürüyor ve iyileşene kadar ilgisini geri çekmiyor.

Petunya’da , serbest ekonomi piyasası düzeliyor . Yavaş yavaş isyan bastırıyor . Bazen sokaklarda silahlı gezen gruplar oluyor . Mayıs ayı ve okulun tatil olup tekrar açılması göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor . Okulun başarısı yükseliyor . Okulu Türkiye ve Petunya Cumhurbaşkanları ziyaret ediyor . Yeni gelen müdür yardımcı Zeymuran Bey Petunya’nın milli marşını , Mustafa Bey ise İstiklal Marşı ‘nı okutuyor.Cumhurbaşkanlarının , böyle bir projenin hakkını verdiklerini , Benefşe ile yaptığı sohbeti beğendiğini ve Nail’in Petunya milli marşını okurken ağlamasından çok etkilendiğini söylüyor . Okulda sık sık etkinlikler yapılıyor . Bir gün Nail’in midesinde bir ağrı oluyor ve Nail iki üç gün içerisinde geçer düşüncesiyle önemsemiyor ve öğrencilerler maç sırasında fenalaşıyor . Arkadaşları yanına koşuyor ve Nail , yığıldığı yerde bir müddet dinleniyor .Serdar Bey ve Ahmet iki yanından tutarak okula taşıyorlar ve Salih Beyin olmadığını öğreniyorlar.Hastaneye kaldırılan Nail , midesinde delik olduğunu öğreniyor ve ameliyat oluyor . Bir aya yakın hastanede kalıyor ve en yakın Ahmet , onun yanından ayrılmıyor . Nail iyileştiğinde , okuldaki herkes seviniyor .

Okulda üçüncü yıla girildiğinde , yeni müdür olarak atanan İsmail Bey’in dedikodusu yayılıyor her tarafa . İsmail Bey Petunya’ya çok çabuk ısınıyor . Okulda elektrik sorunu vardı ve bu yüzden İsmail Bey , Enerji Bakanı ile konuşuyor ,bu konu hakkında onunla anlaşıyor ve ikili arasında sıcak bir bağ oluşuyor. Nail ise Benefşe’nin arkadaşı olan Dielytra ile ilgileniyor . Sebebi ise Dieltyra’nın evden kaçıp , sokaklarda yatması idi . Bu yardımı aslında Benefşe istemiş idi . Nail, onun ailesine geri dönmesi gerektiğini düşünüyor ve onu ailesinin yanına göndermeyi başarıyor .

Dünyada pek çok yerde isyan ve savaş boy gösteriyordu . İnsanların çoğu Petunya’ya gelmekte ısrar ediyor ve bu ısrarlarının kabulü karşılığında çadırlarda kalıyorlardı. Zaten Petunya fakir bir ülke idi ama cömertliği ve sıcakkanlı tavrıyla mültecileri kabul etmekten geri çekinmiyorlardı. Artık okulda son döneme girilmiş idi . Herkes bir yandan seviniyor ancak okullarından ve arkadaşların ayrılacakları için çok üzülüyorlar .

Nail ve Ahmet artık ülkelerine döneceklerdi . Nail, belletmenlik yaptığı sınıfı ile gitmeden önce bir veda pikniği yapmayı düşünüyor. Nail’in annesi her gün Nail’İ merak ediyordu ve bir gün Nail’i rüyasında görüyor . Cemal Bey , ona ne gördüğünü söylemesini istesede , Nail’in annesi söylemiyor ve öylece oturuyor.
Nail o gün sınıfıyla beraber gidiyor . Ne olduysa maç sırasında nehrin kenarına giden topu almaya giden Benefşe , nehire düşüyor . Arkadaşlarının çığlığı ile Nail , hemen oraya gidiyor ve Benefşe’nin nehirde çırpındığını görünce nehre atlıyor. Benefşe’yi nehrin kenarına çekmeyi başarıyor ancak Nail’in ayağına kramp giriyor ve girdaba yakalanıyor . Bir süre sonra nehirde kayboluyor . Benefşe ve arkadaşları onu arıyorlar ama bulamıyorlar .

Ertesi gün nehirde arama yapılıyor ve Nail’in cansız bedeni bulunuyor . O an tüm arkadaşları yasa boğuluyor . Ahmet , Nail’in annesine Nail’İn öldüğünü haber ediyor ancak annesi sakin tavrıyla birkaç gün önce rüyasında gördüğünü söylüyor ve ondan dolayı üzülmediğini söylüyor . Nail , Benefşe’yi kurtardığı için mutluydu belki de. Nail ‘in mezarı Petunya’da defnediliyor .
Aslında Benefşe için , Nail ‘in kendi hayatını tehlikeye atması ve feda etmesi Nail için çok büyük bir onurdu .

Romanla İlgili Ek Bilgiler

Romanda İç Mekan : Ev , Okul
Romanda Dış Mekan : Petunya
Romanda ki Kahramanlar : Nail , Ahmet , Cahit Bey , İsmail Bey , Salih Bey , Susen Hanım , Mustafa Bey , Benefşe , Çenpa , Cemal Bey , Belletmenler Serdar ve Kamil Bey ve Mustafa Bey’in eşi Zeynep Hanım.

Romanda ki Kahramanların Fiziki & Psikolojik Özellikleri :

Nail , orta boylu, sık ve siyah saçlı ve beyaz tenliydi . Sıcakkanlı , duygusal , dürüst , canayakın ve yardımsever biriydi .

Ahmet , siyah saçlı , orta boyluydu . Utangaç , sakin biriydi.

Cahit Bey , kararlı , sabırlı , yardımsever biriydi .

Salih Bey , siyah saçlıydı. Yardımsever , hırslı , suskun biriydi.

Mustafa Bey ise azimli , kararlı , sabırlı ve sakin biriydi.

Romanda Zaman : Roman 2004 yılında Mehmet Akar tarafından kalema alınmıştır . Romanın içeriğiyle ilgili zaman da belirsizdir.

Roman İle İlgili Düşüncelerim : İnsanların , eğitimden yoksun olma çabaları , dünyayı zedelemekle kalmıyor , eşitsizlik ilkesini de ön plana çıkaran bir etken oluyor .Benefşenin böyle bir durum üzerinde yazılması belki pek çok kişinin kendini daha rahat tanımasını , belki de pek çok kişinin eğitime gönül vermesini sağlayacak . Eğitimin anlatıldığı bir roman benim her seferinde hoşuma gider . Yazarımıza ayrı ve anlamlı bir teşekkür sunuyorum.

Neleri Beğendim & Beğenmedim : Beğendiğim kısım fakir ülke olan Petunya’da böyle bir proje yapıldığı ve her türlü aksiliklere rağmen pes etmeyen Petunyalı eğitim adamlarının ve özellikle Türk insanlarının çaba göstererek , mutlu bir sonuca ulaşmasıdır . Beğenmediğim kısım , Petunya halkının çoğunun eğitime gönül vermeyip içki , hırsızlık gibi kötü alışkanlıklara alışması ve ülkelerinin gelişmesi için elinden geleni bile yapmadıkları.