Cümlede Anlam Testleri

“işe nereden başlayacağımı bilemiyorum; her şey öyle karışık ki……. “
1. Böyle diyen biri, sözünü aşağıdaki deyimler­den hangisiyle sürdürürse, söylediklerini pekiştirmiş olur?

A) ucu ortası belli değil
B) uçan kuşa borcum var
C) altı kaval, üstü şişhane
D) uçan kuştan medet umuyorum
E) tüm işler sürüncemede kaldı

2. Bir insanın başarılı olabilmesi, hangi alanda olur­sa olsun bir şey yaratabilmesi için kendi kendisine güvenmesi ve inanması gerekir.
Aşağıdakilerden hangisi, anlam bakımından bu cümleye en yakındır?

A) Güven ve inanç, insanların başarısını ve yaratı­cılığını artırır.
B) Kendi kendisine güvenen ve inanan insanlar, başarılı ve yaratıcı olur.
C) İnsanın, kendi yaptığı işe inanması, başarısı­nın artmasını sağlar.
D) Başarılı ve yaratıcı insanlar, kendi kendisine yeten insanlardır.
E) Yaptığı işin doğruluğuna inanan insanların ba­şarısı ve yaratıcılığı engellenemez.

3.
I. Araştırmalar, yetenekli yaşlıların, uygun koşul­larda birikimlerinden yararlanabileceklerini gösteriyor.
II. Yaşlılıkta ortaya çıkan yetenek kaybı, yaşlı in­sanın sahip olduğu bilgi birikimiyle telafi edile­biliyor.
III.Psikoloji bilimi, yaşlılıkta yitirilen yeteneklere karşılık, bilgiye dayalı çözümleyici zekânın ko­runduğunu gösteriyor.
IV. Pek çok toplum, henüz, yaşamın sonbaharın­da da verimli ve yararlı işler yapılmasını sağla­yacak bir kültüre sahip değil.
V. Yaşlı insanlar, biriktirdikleri bilgileri kullanarak, yitirdikleri yetenekleri giderebilmektedir.
Bu cümlelerden hangileri, anlam bakımından birbirine en yakındır?

A) I. ileli.      B) III. ile IV.      C) I. ile V.    D) IV. ile V.     E) II. ile V.

4. “Bir kimsenin acısı, başkasının umurunda değildir. Başkası, bu acı ile ilgilenir görünse bile içinde acı duymaz, keyfini bozmaz.” diyen biri, bu düşün­cesini pekiştirmek için aşağıdakilerden hangi­sini kullanmaz?

A) El elin eşeğini türkü çağırarak arar.
B) El elin nesine, gülerek gider yasına.
C) Başına gelmeyenin hoşuna gelir.
D) Elle gelen, düğün bayram.
E) Ateş, düştüğü yeri yakar.

5.
Yâr boyuna kimisi servi dedi, kimisi elif ,
Herkesin amacı bir, ama söyleyiş muhtelif
Bu dizelerdeki yargıyı, aşağıdakilerden hangisi yansıtır?

A) Gerçeğin yeniden üretilmesi, onun yaşamdan kopması anlamına gelmez.
B) Bir gerçek, değişik kişiler tarafından, farklı bi­çimlerde anlatılır.
C) Her yazınsal yaratının dokusunda gerçekten alınmış öğeler vardır.
D) Romanlarda, öykülerde gerçekler saptırılmadan verilmelidir.
E) Sanat yapıtlarında, değişikliğe uğramış bir ger­çeklikten söz edilebilir.

6. Gerçek mutluluk, karşılaşılan sorunların çözümü ile elde edilir.
Aşağıdakilerden hangisi, anlamca bu cümle ile aynı doğrultuda değildir?

A) Kimi kişiler, sorunlarını görmezlikten gelerek mutlu olurlar.
B) Çocuklarımızın mutlu olmalarını sağlamak için, onların sorunları çözme güçlerini geliştirmeliyiz.
C) Sorunlarını çözemeyen kişilere mutluluk kapı­ları kapalıdır.
D) Karşısına çıkan sorunları çözen insanlar, mutlu­dur.
E) Gerçekte mutlu olan kişi, sorunlarını çözerek bu sonuca ulaşmıştır.

7. Kişisel acıları, sevinçleri, düşünceleri ancak “ben” katından, “biz” katına çıkarabilirsek bir sanat yapı­tı gerçekleşebilir.
Bu cümleye göre, bir sanat yapıtının gerçekleşmesi için gerekli görülen, aşağıdakilerden hangisidir?

A) İlginçlik       B) Özgünlük       C) Toplumsallık     D) Yalınlık      E) Doğallık

8. Bir yazıyı “sanat” haline getiren şey, aslında, kötü yazılan bölümleri silip atmaktan ibarettir.
Bu cümleden, aşağıdakilerin hangisini çıkara­mayız?

A) Sanat, iyi’leri seçme işidir.
B) Yazılan her yazı, sanat niteliği kazanamaz.
C) Herkes yazı yazabilir, ama her yazı öğretici olamaz.
D) Yazarlar, yazdıklarını bir elemeden geçirmelidir.
E) Her yazar, kendi kendisinin eleştirmeni olmalı­dır.

9. Bu anlayışı benimseyen insanların hayatında; “yaş“, “sahiplenme“, “dün“, “yarın” sözcükleri yok­tur; yalnızca “bugün” sözcüğü vardır.
Bu cümlede sözü edilen kişiler, aşağıdakiler­den hangisiyle nitelenemez?

A) Günlerini neşeyle geçiren
B) Gününü gün eden
C) Günün tadını çıkaran
D) Gününü önceden hazırlayan
E) Günü mutlu yaşayan

10. Aşağıdakilerden hangisi, cümleyi söyleyenin de duygularını içermektedir?

A) Çoğu kez türkü söyleyen denizci, Ahmet’ti.
B) Ahmet susunca ötekiler söylerdi.
C) Ağır bir iş olunca Ahmet’e, “Haydi bakalım!” derlerdi.
D) Ahmet direğin tepesine çıkar, orada türkü söylerdi.
E) Bir gün yine direğin başına çıkmış, güzel bir türkü tutturmuştu.

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, “neden-sonuç” ilişkisi vardır?

A) Bu kitabı senin için almıştım.
B) Bir yazı dizisi hazırlamak için bölgeyi geziyor­muş.
C) Başvuru tarihini kaçırdığı için işe alınmadı.
D) Arkadaşlarına yardım etmek için tatilden dön­dü.
E) Bizim için iki oda ayrıldığını bildirdiler.

12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, “tanımlama” yapılmamıştır?

A) Mektup, yazarak konuşmaktır.
B) Mektup; telefon yaygınlaştıktan sonra, eski iş­levini yitirmiştir.
C) Mektup; başka bir yerde bulunan bir kimseyle haberleşmeyi sağlayan, yazıya geçirilmiş sözdür.
D) Mektup; birine bir şey iletmek için, çoğunlukla posta yoluyla gönderilen ve zarfa konulmuş yazılı kâğıttır.
E) Mektup; yaşanmış, yaşanan, yaşanacak olan durumları, olayları ve düşünceleri başkalarına yazıyla aktarmaktır.

13. (I) Ömrü boyunca daima genç yazarlarla ilgilen­di. (II) Daima en yeni sanat hareketleri ve düşün­ce atılımlarıyla heyecanlanıp kendisini yeniledi. (III) O yeni hareketlerin öncülerine yardımcı oldu. (IV) Tuttuğu yazarları, anlayışsız, hazırlık­sız çevrelere kabul ettirmekte dayattı. (V) Tuttu­ğu yazarların başarıya ulaşmasından sonra, on­ların da kendisini tutup tutmadığına aldırmadı. (VI) Yeni yeni yazarlar için bu mücadelelere atıl­maktan çekinmedi.
Bu parçada söz konusu edilen yazarın, nu­maralanan cümlelerin hangisinde, “işini, karşı­lık beklemeden yaptığı” sezdirilmiştir?

A) II.       B) III.       C) IV.       D) V.      E) VI.

14. Bir duyu alanıyla İlgili bir sözcük başka bir duyu alanına aktarılabilir. Örneğin, dokunma duyu ala­nıyla ilgili “sıcak” sözcüğü, “Annesi sıcak bir sesle çocuğunu çağırdı.” cümlesinde işitme duyu alanına aktarılmıştır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, böyle bir duyu aktarımını örnekleyen sözcük vardır?

A) Öğrenciler ikinci konuyu iyi anlayamadılar.
B) Dün sabah bir tekne ile denize açıldılar.
C) Desenlerdeki sert çizgiler dikkati çekti.
D) Bu sabah havada koyu bir sis vardı.
E) Serin havada dolaşmak dinlendirici oluyor.

15. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, “yakınma” an­lamı yoktur?

A) Garip gönlüm durmaz oldu
Gözüm ırak görmez oldu
B) Şu dünyaya geldim ne oldu kârım
Geçirdim gönlümü gaflet içinde
C) Bu dünyanın sefasını sürmeden
Ne tuttun yakamı ey ihtiyarlık
D) Simden gerü benim hükmüm yürümez
Azil oldum güzellere bey iken
E) Çıktım seyreyledim Niğde’yi Bor’u
Acep gezsem ala gözlüm var m’ola

CEVAP ANAHTARI
1. A    2. B      3. E     4. D     5. B     6. A      7. C      8. C      9. D     10. E     11. C     12. B     13. D     14. C     15. E