Fiilimsiler

fiilimsiler

Eylemsiler

Eylem kök ya da gövdelerinden eylemsi ekleriyle türetilen,’cümlede ad, sıfat ya da zarf göreviyle kullanılan sözcüklere “eylemsi” (fiilimsi) denir. Eylemsiler her ne kadar eylemden türetilmişlerse de eylemler gibi çekimlenemezler (kip ve kişi eki alamazlar.). Ad soylu söz­cüklerdir, eylem anlamı taşırlar. Ad görevinde kullanılıp ad çekim eki alabilirler. Kurdukları yan cümlenin yüklemi olurlar.

  • Olumsuzluk ekini alır. Hiçbir zaman sıfat görevinde kullanılamazlar. Ek eylemle yüklem olurlar.
  • Yaz- (eylemdir, çekimlenebilir: yaz-mış-ım….)
  • Yazıp (Eylemsidir çünkü çekimlenemez: “yazıp-mış-ım” denemez.)

Ad olarak kullanılan eylemsiye, isim fiil (ad eylem); sıfat olarak kullanılan eylemsiye, sıfat fiil (ortaç) ; zarf olarak kullanılan eylemsiye, zarf fiil (ulaç, bağ fiil) denir.

İPUCU:

Bütün eylemsiler türemiş sözcüklerdir, yapım eki almışlardır. Dolayısıyla bütün eylemsi ekleri eylemden ad yapan yapım ekleridir.

1. İsim Fiil (Ad Eylem):

Eylemlere “-ma, -mak, -iş” eklerinden biri getirilerek yapılır, eylem adı oluşturulur:

Sabahlan yürü-me-yi severim.

Ağla-mak istemiyorum.

Uçağın yere in-iş-i zor oldu.

  • “-ma, -mak, -iş” eklerini alan her sözcük, isim fiil değildir. İsim fiiller her ne kadar eylem adı olsalar da hareket anlamları tümüyle yok olmaz, yok olursa isim fiil değil, ad olurlar:

Kaz-ma-nın sapı kırıldı. (ad)

Burada ye-mek yenmez. (ad)

Onun gör-üş-lerine güvenirim. (ad)

İPUCU:

Bu tür sözcükleri ayırmak için olumsuzluk eki kullanılır. Sözcük olumsuzluk ekini alabiliyorsa eylemsidir, alamıyorsa addır.

  • “-ma” ekiyle yapılan bazı sıfat görevli sözcükler ad eylemle karış­tırılabilir. “Dolma kalem” örneğinde “dolma” sözcüğü sıfattır. “Su-yun kovaya dolma süresi uzun.” cümlesinde ise “dolma” sözcüğü ad eylemdir.

İPUCU:

Ad eylem eklerini “mayışmak” biçiminde aklınızda kolayca tutabilirsiniz.

2. Sıfat fiil (Ortaç):

Eylemlere, ortaç ekleri (-an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş) eklenerek yapılır. Sıfat fiiller, cümlede sıfat görevi üstlenir. Olumsuzluk ekini alırlar.

Ağla-y-an bebeği doktora götürdüler.

n-esi bir durum yaşadık.

Görün-mez kaza dedikleri bu olsa gerek.

Sen, bak-ar kör bir insansın.

Yine bil-dik sorunlar karşımızda.

Gel-ecek kişi var mı?

Öl-müş eşek, kurttan korkmaz.

  • “-ar, -acak, -miş, -mez” eklerinden birini almış her sözcük, ortaç değildir. Bu ekler yapım eki ya da kip eki olarak da kullanılabilir:

Bu yaz-ar çok ünlüdür. (“yazar” addır, “-ar” yapım ekidir.)

Cemil, güzel yazı yaz-ar. (“yazar” eylemdir, “-ar” geniş zaman eki­dir.)

Bir yaz-ar kasa alalım. (“yazar” ortaçtır.)

  • Sıfat fiilin nitelediği ad düşerse sıfat fiil adlaşır. Buna “adlaşmış sı­fat” denir. Bu durumda adlaşmış ortaç, ad görevinde kullanılmıştır.

Gülen insanı herkes sever.

sıfat        fiil     ad

Güleni herkes sever.

adlaşmış    sıfat     fiil

  • Eylemlerden “-me” ekiyle yapılan sıfatlar sıfat fiil değildir:

Süzme bal, dolma kalem, takma diş…

  • “-dık” ve “-acak” sıfat fiil ekleri kendilerinden sonra iyelik eki alabi­lirler:

Çözdüğüm sorular, gideceğim yer.

İPUCU:

Sıfat fiil eklerini “anasımezardikecekmiş” biçiminde ezberleyebilirsiniz.

3. Zarf Fiil (Ulaç, Bağ Fiil):

Eylemlere ulaç ekleri (-ip, -erek, -meden, -ince, -diğinde, -eli, -ken, -a… -a, -ir… -mez, -meksizin, -cesine) eklenerek yapılır. Cümlede yan yargıyı temel yargıya bağlama veya zarf görevinde bulunurlar.   

Konuş-arak yanımıza geldi.

Etrafa bak-a bak-a yürüyordu.

Şarkı söyler-ken seni hatırladım.

  • Zarf fiillerin bir kısmı, cümlede zaman zarfı görevi üstlenir. Bunlar, yükleme sorulan “Ne zaman?” sorusuna yanıt olurlar:

Eve var-ınca beni ara.

Sabah olur-ken uyandım.

  • Zarf fiillerin bir kısmı, cümlede niteleme-durum zarfı görevi üstlenir. Bunlar, yükleme sorulan “Nasıl?” sorusuna yanıt olurlar:

Olanları, gül-meden anlat.

Batan güneşi izle-y-e izle-y-e dolaştılar.

  • “-ip” yapılı zarf fiiller, eklendikleri eylemi temel cümlenin yüklemine bağlar ve bağlaç görevi üstlenir; bunlara bağ fiil de denir:

Olaylara gül-üp geçtik. (güldük ve geçtik)

  • Zarf fiillerden sonra ad çekim eki gelmez. Genel olarak temel cümlenin yüklemi olmazlar. Eylemden türeyip zarf görevinde kullanılan sözcükler zarf fiille ka­rışabilir:

Seni dalgın görüyorum. (dalgın- zarftır, zarf fiil değildir.)

  • Eylemsi ekleri yapım ekidir. Eylemden ad (isim fiiller), sıfat (sıfat fiiller), ya da zarf (zarf fiiller) türetirler.
  • İsim fiiller çekim eki alabilir ancak ortaçlar ve ulaçlar çekim eki almaz:

Okula gitmeyi çok istiyordu.

Eylemsiler olumsuzluk eki (-me) alabilir.

Koşmamayı düşündü.

Düşünmeyen insan eksik insandır.

Esprilere gülmeyerek dikkati çekmek istiyordu.

  • Eylemsiler ad türünde sözcüklerdir, ek eylem alarak yüklem görevi üstlenebilirler.

Sevdiği tek şey makarna yemek-tir. (isim fiil)

Kapıya bıraktıkları okunmuş gazeteler-dir. (Sıfat fiillerde ek eylemi, sıfat fiilin nitelediği ad alır.)

Kötülerin intikam biçimi gülerek-tir. (zarf fiil)

HATIRLATMA

Eylemsilerin bir cümledeki uyumsuzluğu anlatım bozukluğu nedenidir: “Çocuğun gülüşü, bakması beni mutlu ediyordu.” cümlesi anlatım yönünden bozuktur. Cüm­lenin doğru biçimi “Çocuğun gülmesi, bakması beni mutlu ediyordu.”dur. “Gülmesi” ve “bakması” eylemsileri uyumlu bir hâle gelmiştir.

Ayrıca bakınız: -ken Zarf Fiil Eki İsimlere Gelirse O İsim, Fiilimsi Olur mu?