Ses Bilgisi

sesbilgisi
Duyulabilen hava titreşimlerine “ses“, sesin yazıdaki işaretine “harf“, harflerin oluşturduğu topluluğa ise “alfabe” (abece) denir.
Seslerin Sınıflandırılması: Oluşmaları sırasında ses yolunda herhangi bir engele uğramayan seslere “ünlü“, oluşmaları sırasında ses yolunda çeşitli engellere uğrayan seslere ise “ünsüz” denir.
Ünsüzlerin oluşması sırasında engele uğramaları, onların tek başlarına çıkarılmalarını zorlaştırır; bu nedenle Türkçede ünsüzler sonlarına “e” sesi konarak okunur: be, ke, he, ze…

Türkçede bir ünsüzün “e” ünlüsüyle söylenebilme özelliğini yazıda uygulamamak, yazım yanlışlığına yol açar.
Örnek; SGK’ da uzun yıllar memur olarak çalıştı. (SGK’ de) Ses yolunda sesin oluşumunu sağlayan organlar şunlardır:

1. Dış dudak
2. İç dudak
3. Diş
4. Diş yuvası
5. Art diş yuvası
6. Ön damak
7. Sert damak
8. Art damak
9. Küçük dil
10. Yutak
11. Gırtlak
12. Gırtlak Kayağı
13. Dil kökü
14. Dil üstü arkası
15. Dil üstüönü
16. Dil palası
17. Dil ucu
18. Dil ucu altı
19. Geniz boşluğu

Ünlüler ve Özellikleri:

Türkçede 8 ünlü vardır, bunlar heceyi oluşturur. Oluşumlarında hiçbir engele çarpmazlar. Her hecede yalnız bir ünlü vardır. Ünlü harflere “sesli harfler” de denir. Ünlüler çıkışları sırasında dilin, dudağın, ağız açıklığının durumuna göre sınıflandırılır.

Ünsüzler ve Özellikleri:

Türkçede 21 ünsüz vardır, ünsüzler tek başlarına hece oluşturamaz. Oluşumlarında bir engele çarparak çıkarlar. Ünsüz harflere “sessiz harf” de denir.

Ünsüzlerle ilgili bilmeniz gerekenler yumuşak ve sert ünsüzlerdir. Sert ünsüzleriFıSTıKÇıŞaHaP” diye aklınızda tutmaya çalışınız. “FıSTıKÇıŞaHaP” dışındakiler de yumuşak ünsüzlerdir.
Hece: Ses yolundan tek solukta çıkarılan ses ya da seslere “hece” denir.

NOT: Bir sözcükte kaç tane ünlü varsa o kadar da hece vardır.
Örneğin “baktın” sözcüğünde iki ünlü, dolayısıyla da iki hece bulunmak tadır.
Bir sözcüğü hecelere ayırmada birtakım kurallar vardır. Bunlar:
1. Ünlüler kendilerinden önceki ünsüzü kendi hecelerine çeker: ba-kı-yo-rum, an-la-ya-cak-tır…
2. Birleşik sözcükler tek bir sözcükmüş gibi hecelere ayrılır: ha-nı-me-li, kır-ka-yak…

Türkçede Hecelerin Özellikleri:
a. Türkçede bir hecede an az bir, en çok dört ses vardır.
b. Hece, ağzın bir hareketiyle oluşur.
c. Bir hecede sadece bir ünlü vardır.

Türkçede Hece Türleri:
Türkçede ünlü – ünsüz sayısı ve sırasına göre altı tür hece vardır:

a. Yalnız bir ünlüyle oluşan heceler: o, a- çık, u- zak…
b. Ünlü ve ünsüz sırasıyla oluşan heceler: ad, ot, uç…
c. Ünsüz ve ünlü sırasıyla oluşan heceler: ti- rım, bâ- kış…
d. Ünsüz, ünlü, ünsüz sırasıyla oluşan heceler: kar, ver, git…
e. Ünlü, ünsüz, ünsüz sırasıyla oluşan heceler: alp, üst…
f. Ünsüz, ünlü, ünsüz, ünsüz sırasıyla oluşan heceler: Türk, tart-

A) Büyük Ünlü Uyumu (Kalınlık İncelik Uyumu):

Türkçe sözcüklerde kalın ünlülerden (a, ı, o, u) sonra kalın, ince ünlülerden (e, i, ö, ü) sonra ince ünlüler gelir. Bu kurala “büyük ünlü uyumu” denir. Bir başka deyişle sözcüğün ilk hecesindeki ünlü neyse diğer ünlüler de buna uyar.
Bu kural yapım ve çekim ekleri için de geçerlidir: bekleyecekler, yazılılar…

ÖRNEKLER:

  • Sevmiştim: Tüm ünlüler ince olduğu için BÜU uyar.
  • Kaçırdılar: Tüm ünlüler kalın olduğu için BÜU uyar.
  • Soruyorum: Tüm ünlüler kalın olduğu için BÜU uyar.
  • Öğrendim: Tüm ünlüler ince olduğu için BÜU uyar.
  • Görüyorum: ö: ince, ü: ince, o: kalın, u: kalın bu kelimede hepsi ince ya da hepsi kalın olmadığı için büyük ünlü uyumuna uymaz.

UYARI:

  • Birleşik sözcüklerde bu kural aranmaz: koşabil-, hanımeli…
  • Anne, inan-, kardeş, şişman, hangi, elma” gibi sözcüklerimiz sonradan bu kurala aykırı duruma gelmişlerdir.
  • -daş, -gil, -imtırak, -ken, -ki, -leyin, -yor” eklerinin ünlüleri uyum kurallarına göre değişmediği için bu ekleri almış sözcükler, bazen bu kurala uyar, bazen uymaz: teyzemgil, elindeki (BÜU kuralına uyar.) ; dayımgil, arabadaki (BÜU kuralına uymaz.)
  • Büyük ünlü uyumu tüm Altay dillerinde bulunan çok eski bir uyumdur.

KÜÇÜK ÜNLÜ UYUMU:

İki kuralı vardır:
1. Türkçe sözcüklerde düz ünlülerden (a, e, ı, i) sonra düz ünlüler gelir: yazıcı, elinde...
2. Türkçe sözcüklerde yuvarlak ünlülerden (o, ö, u, ü) sonra ya düz – geniş (a, e) ya da yuvarlak – dar (u, ü) ünlüler gelir: kovala, buluştuk…

Türkçede sözcükler büyük ya da küçük ünlü uyumuna uymasa da ekler sözcüğün son ünlüsüne uyum sağlar.

Örnek:

  • Kitaplık, kitaplar, kitaplarım
  • Cesurdu, cesurdular, cesursun

DİKKAT:

  • Yabancı kökenli bazı sözcükler, son hecelerinin ses özelliğinden dolayı ek alırken bu kurala aykırı durumlar oluşur: petrol – e, alkol – ü, ampul – ler, gol – ü, Nihal – in… Bu durumun nedeni, sözcüklerin sonundaki “I” sesinin inceltici etkisidir.
  • Ünlü uyumları sözcüklerde ayrı ayrı aranır. Bir uyum kuralına uymayan bir sözcüğün diğer uyuma da uymayacağı görüşü yanlıştır.
  • Küçük ünlü uyumunda her ünlü kendinden önceki ünlüye uyar. Bu nedenle 1 ile 3., 2 ile 4. vb. ünlüler arasında uyum aramak doğru değildir. Yol-la-mış-tık sözcüğü, küçük ünlü uyumuna uymaktadır çünkü her ünlü kendinden önceki ünlüyle bu kural açısından uyumludur. 1 ile 3. ya da 1 ile 4. ünlüye bakılsaydı yuvarlak ünlüden sonra düz – dar (ı, i) gelemeyeceği için küçük ünlü uyumuna uymayan bir durum yaratılmış olacaktı.
  • Türkçe bir sözcükte ilk hecede “a“, ikinci hecenin başında “b, m, v” ünsüzlerinden biri varsa ikinci hecede “u” ünlüsü bulunabilir. Bu sözcükler küçük ünlü kuralını bozar ama bu biçimdeki sözcüklerin kimileri Türkçedir: tabur, yamuk, savur-…
  • “-yor, -ki, -ımtırak, -gil” eklerinin tek biçimi olduğundan küçük ünlü uyumunu da bu ekler kimi zaman bozar: geliyor, onunki, Oğuzgil, mavimtırak, dayımgil…
  • Tek heceli sözcüklerde tek ünlü olduğu için ünlü uyumları aranmaz.
  • Özel adlarda ve ünlemlerde ünlü uyumları aranmaz.
  • Bir sözcüğün Türkçe olabilmesi için sözcüğün en azından iki ünlü uyu­muna da uyması gerekir.
  • -yor” eki küçük ünlü uyumuna her zaman aykırıdır.

Türkçenin Diğer Ses Özellikleri:

  • Türkçe sözcüklerde iki ünlü yan yana gelmez. Bu durumla karşılaşan ünlülerin arasına kaynaştırma ünsüzleri girer: ağla-y-an, iki-ş-er…
  • İki ünlünün yan yana bulunduğu sözcükler Türkçe değildir: saat, ait, tuluat…
  • Türkçe sözcüklerde uzun ünlü bulunmaz, uzun ünlü barındıran sözcükler Türkçe değildir: âlem, kâğıt, âlim, askerî…
  • Türkçe sözcüklerde “o, ö” ünlüleri sadece ilk hecede bulunur, “-yor” eki hariç bir sözcüğün ikinci ve diğer hecelerinde “o, ö” varsa sözcük Türkçe değildir: Kamyon hızla ilerliyordu.
  • Türkçe sözcüklerin başında iki ünsüz bulunmaz. Başında iki ünsüz bulunan sözcükler Türkçe değildir: tren, spor, plan…
  • Türkçede sözcük kökünde aynı ünsüz yan yana gelmez: Hiddet, kezzap, cadde, kelle, bakkal, kubbe, cellat, müddet, millet, hürriyet…
  • Türkçe sözcüklerde bir hecede yan yana en fazla iki ünsüz bulunur: Türk, sırt…
  • Türkçe sözcüklerin kökünde üç ünsüz yan yana gelmez: Artvin, arslan, sırtlan, sfenks, kontra…
  • Türkçe sözcüklerin sonunda en fazla iki ünsüz yan yana bulunur: kork-, yırt-, denk, hişt…
  • Türkçede “f, j, h” sesleri bir sözcükte bulunmaz. Yansımalar ve “hangi, hani, dahi, öfke, ufak, yufka, daha, ufalamak” sözcükleri bu kuralın dışındadır.
  • Türkçe sözcükler “m, ğ, I, c, f, r, v, j, p, ş, h, n, z” ünsüzleri ile başlamaz. Bazı özel istisnalar hariç bir sözcük bu ünsüzlerden biriyle başlarsa sözcük Türkçe değildir. “Var-, vur-” gibi eylem kökleri, “var” sözcüğü, “parmak, pastırma, hangi, hani” gibi bazı sözcüklerle yansıma sözcükler bu kuralın istisnalarıdır.

İPUCU: Bu ünsüzleri “MoGoL CaFeR Ve JiP ŞeHNaZ” diye ezberleyebilirsiniz.

  • Türkçe sözcüklerin sonunda “b, c, d” ünsüzleri, tek heceli bazı sözcüklerde anlam karışıklığını önlemek için hariç yer almaz: Sac / saç, ad / at, od / ot…
  • Yabancı kökenli sözcükler Türkçeye geçerken “Türkçede sözcük sonundab, c, d, gününsüzleri olmaz.” kuralına uyarak “p, ç, t, k” ye dönüşür. Bu sözcüklerin sonunu “b, c, d, g” biçiminde yazmak yanlıştır: kitab, sebeb, etüd
  • Türkçede b sesinden önce n gelmez, m gelir. Bunun uygulanmaması yazım yanlışı oluşturur, onbaşı, binbaşı ve külhanbeyi sözcükleri birleşik sözcük olduğu için bu kuralın dışındadır.Pembe, kumbara, ambar, çember, kamber, perşembe…
  • Bir sözcüğün Türkçe olup olmamasında sadece bir kural uygulanmaz. Sözcüğün Türkçe olması için pek çok farklı kurala uyması gerekir.

İPUCU:  Ses olaylarını bulabilmenin kolay bir yolu da sözcükleri ek ve köküne ayırmaktır. Bu nedenle biçim bilgisi (yapı bilgisi, ek – kök bilgisi) konusu iyice pekiştirilmelidir.

TIKLAYINIZ >>> 1. Ünlü Düşmesi (Hece Düşmesi)

TIKLAYINIZ >>>  2. Ünlü Türemesi

TIKLAYINIZ >>> 3. Ünlü Daralması

4. ÜNLÜ DEĞİŞİMİ
“Ben, sen” kişi zamirleri “-e” yönelme eki aldıklarında sözcüğün ünlüleri (e), “a” ya dönüşür: Ben-e…bana Sen-e…sana

UYARI:  Ünlü değişimi sadece bu iki sözcükte oluşur.

ÜNSÜZ DÜŞMESİ

  • Sonunda “k” ünsüzü bulunan kimi sözcükler küçültme eki (-cik, -cek…) aldığında söz­cüğün sonundaki “k” ünsüzü düşer: minik-cik… minicik, ufak-cık… ufacık, yumuşak-cık… yumuşacık, sıcak-cık… sıcacık, sağlık-cak…sağlıcak
  • Sonunda “k” ünsüzü bulunan kimi iki heceli bazı sözcükler “-I” yapım ekini aldıklarında ünsüz düşebilir: alçak-l-… alçal-, yüksek-l-… yüksel-, ufak-l-… ufal-, küçük-l-… küçül-
  • Bazı bileşik sözcüklerde ünsüz düşebilir: ast-teğmen… asteğmen, üst-teğmen… üsteğ­men

6. ÜNSÜZ TÜREMESİ (İKİZLEŞME)

Yabancı kökenli kimi sözcükler “et-, ol-“ yardımcı eylemleriyle birleşik eylem oluşturduğunda birinci sözcüğün sonundaki ünsüz tekrarlanır: his-s-et-, hâl-l-ol-, zan-n-et-…
Bu kuralın dışında ünsüz türemesi örnekleri de vardır. Bu sözcükler çoklukla Arapça, Farsça tek heceli sözcüklerdir; bunlar çekim eklerini aldıklarında sözcüğün sonundaki ünsüzün aynısı türer: hak-k-ı, red-d-ine, hâl-l-ine...

UYARI: Yabancı kökenli bazı sözcüklerin içinde aynı ünsüzlerden bulunabilir. Bu durum ünsüz türemesi değildir: hiddet, müddet, mütehassıs…

7. ÜNSÜZ YUMUŞAMASI
Sonunda “p, ç, t, k” sert ünsüzlerinden biri bulunan sözcük, ünlü ile başlayan bir ek alırsa sözcüğün sonundaki sert ünsüz yumuşar; p, b’ ye; ç, c‘ ye; t, d‘ ye; k ise g ya da ğ‘ ye dönüşür. Yandaki tabloda ünsüz yumuşamalarına örnekler verilmiştir.

  • çorap-ı > çorabı
  • harç-ın > harcın
  • git-en > giden
  • renk-in > rengin

UYARILAR:

Ünsüz yumuşamasına ünsüz değişimi” de denir.

Tek heceli sözcüklerin kimilerinde yumuşama olmaz: süt-ü, kaç-ınız, ip-in…
Tek heceli sözcüklerden bazıları türüne ya da durumuna göre yumuşar veya yumuşamaz.
Aç:  > Karnım acıktı, (isim) Sayfaları açıp bakalım, (fiil)
Geç: > Sınıfını geçenleri kutladı. Bize gecikeceğini söylediler.
Yabancı kökenli bazı sözcüklerde yumuşama olmaz: millet-i, hukuk-u, bank-ın, devlet-e, sepet-in, tazyik-i, yaşıt-ım...
Eylemlerden türetilmiş sözcüklerin kimilerinde yumuşama olmaz: konut-a, anıt-ın…
Özel adlarda konuşma dilinde görülen yumuşama yazıya yansıtılmaz: “Zonguldağa” diye söylenir ancak “Zonguldak’a” diye yazılır: Burçak’ın, Sînop’a…
Yabancı kökenli bazı sözcükler yumuşak ünsüzle biter, ek alınca ses değişimi olur; bu durum yumuşama değildir: Arkeolog … arkeologa, monolog-u… monologu
Yumuşak ünsüzlerle biten kimi sözcükler ek alınca yumuşamış gibi gö-rülebilir. Bu sözcüklere dikkat edilmelidir: Sacı, Hacca…
Sözcük köklerinin içinde yumuşama olmaz. Yumuşama, sözcüğün kök ve gövdesi ile ekten sonra oluşur: Kadın … (Yumuşama yok)

8. ÜNSÜZ SERTLEŞMESİ (ÜNSÜZ BENZEŞMESİ)

Sert ünsüzle (ç, f, h, k, p, s, ş, t) biten bir sözcüğe, süreksiz yumuşak ünsüzle (c, d, g) başlayan bir ek getirilirse bu ekin başındaki ünsüz benzeşme yoluyla sertleşir; c, ç‘ ye; d, t‘ ye; g, k‘ ye dönüşür. Yandaki tabloda ünsüz sertleşmesine örnekler verilmiştir.

UYARILAR: 

  • Ünsüz setleşmesi sözcükle ek ya da ekle ek arasında görülür. Bir söz­cüğün kökünde ünsüz sertleşmesi olmaz: Muhtaç, matkap, kaşkol…
  • Sertleşmeye uğrayan sesler verilirken “b” sesi de verilir fakat bu du­rum mümkün değildir. Türkçede “b” ünsüzüyle başlayan ek yoktur. Bu sesleri “bcdg” diye ezberlemeyiniz.
  • Ünsüz yumuşaması kökün ya da ekin sonunda, ünsüz sertleşmesi ise ekin başında oluşur: böbrek-in… böbreğ-in (sözcüğün sonunda yumuşama), kır-ık-ın… kır-ığ-ın (ekin sonunda yumuşama) ; bat-dık-dan… bat-tık-tan (ekin başında sertleşme).
  • “Üçgen, dörtgen” gibi sözcüklerde “g” sesinde sertleşme olmaz çünkü “gen” (kenar) ek değil; sözcüktür.
  • Ünsüz sertleşmesine, yumuşak ünsüzün kendinden önceki sert ünsüze benzeyip sertleşmesi nedeniyle “ünsüz benzeşmesi” de denir.
  • Birleşik sözcüklerde ünsüz sertleşmesi olmaz: Kurtböğazı, Akdeniz...
  • Rakamlardan sonra gelen eklerde de sertleşme olur: 64’te, 1935’te
  • Kısaltmalardan sonra gelen eklerde de sertleşme olur: TÜBİTAK’tan, SHAÇEK’te
  • “-cağız” ekinde sertleşme olmaz: çocukcağız, köpekceğiz
  • Sert ünsüzle bitenözel adlarda sertleşme olur: Tokat’ta on yıl çalışmıştı.
  • Bağlaç olan “da / de” sertleşmez: Gidip de dönmemek var.

9. N-M DEĞİŞİMİ (GERİLEYİCİ UNSUZ “SES” BENZEŞMESİ) YA DA ÇATIŞMASI

Türkçe sözcüklerde “b” den önce “n” gelmez, içinde “b”den önce “n” bulunan yabancı kökenli sözcükler Türkçeye geçerken “n” sesi “m” ye dönüşür: penbe… pembe, tanbur… tambur, çenber… çember…

UYARI:
“İstanbul, Safranbolu, onbaşı, binbaşı, sonbahar” gibi özel ad ya da birleşik sözcüklerde bu değişim görülmez.
Türkçe sözcüklerde de bu kural geçerlidir: saklambaç, dolambaç, çitlembik…

TIKLAYINIZ >>> 10. Kaynaştırma

TIKLAYINIZ >>> 11. Ulama