Zarf (Belirteç)

Zarf (Belirteç)

Eylemi, sıfatı ya da başka bir zarfı anlamca etkileyen sözcüklere zarf denir.

“Akbaba, gökyüzünde yavaşça süzülüyordu.” cümlesinde “yavaşça” sözcüğü zarftır çünkü “süzülüyordu” eyleminin nasıl yapıldığını belirtmektedir.

  • Türkçede niteleme görevi yapan iki tür sözcük vardır: sıfat ve zarf.

Sıfat, sadece adı niteler ya da belirtir. Bir sözcük adın dışında  bir sözcük türünü anlamca etkiliyorsa o sözcük, zarftır.

hızlı araba (“hızlı” sözcüğü adı nitelediği için sıfattır.)

hızlı koştu (“hızlı” sözcüğü eylemi nitediği için zarftır.)

çok hızlı araba (“çok” sözcüğü sıfatı ölçü açısından etkilediği için zarftır.)

1. Yer-Yön Zarfları: Eylemin yerini, yönünü belirten zarflardır.

“ileri, geri, yukarı, aşağı, içeri, dışarı” gibi sözcükler, eylemi yer-yön açısından belirtirse yer-yön zarfı olur:

çocuklar içeri girdi.

  • Yer-yön zarfları, ad durum ekleri ve tamlama ekleri alamaz; bu ekleri alırlarsa zarf değil, ad olur:

çocuklar içeri-y-e girdi.

  • Yer-yön bildiren sözcük adı belirtirse işaret sıfatı olur:

Yukarı kat daha sıcak

  • Yer – yön zarfı, “-den” durum eki almış sözcükle öbekleşebilir:

Evden içeri girdi.

2.  Zaman Zarfları: Eylemin gerçekleştiriliş zamanını bildiren zarflardır.

“Sabah, akşam, yaz, saat ikide, henüz” gibi sözcükler eylemin gerçekleşme zamanını bildi­rirse zaman zarfı olur:

Buraya n sabah geldim.

3.  Soru Zarfları: Eylemle ilgili bir durum hakkında bilgi isteyen zarflardır.

“Nasıl, niçin, neden, niye, ne kadar, ne zaman” gibi sözcükler eylemle ilgili bilgi istemek amacıyla kullanılırlarsa soru zarfı olur:

Buraya nasıl geldim?

(“nasıl” sözcüğü, “gelmek” eylemiyle ilgili bilgi istediği için, soru zarfı olur.)

  • “Ne, neden” sözcükleri “niçin” anlamında kullanılırlarsa soru zarfı olurlar:

Ne (niçin) ağlıyorsun?

Neden (niçin) bana bakıyorsun?

Ne satıyorsun? (“ne” sözcüğü soru zamiri olur.)

Bu yemek, neden yapılır? (“neden” sözcüğü soru zamiri olur.)

  • Soru zarfının yanıtı, yine bir zarftır:

Ne zaman geldin? (“saat altıda” yanıtı zaman zarfıdır.)

4. Niteleme ve Durum Zarfları: Eylemin durumunu-niteliğini bildiren zarflardır.

a. Niteleme zarfları

Bunlar, eyleme sorulan “Nasıl?” sorusuna yanıt olurlar:

Bu sınav güzel geçti. (“Nasıl geçti?”: “güzel”)

Tatlı tatlı gülümsedi.

Sema da böyle çalışırdı.

Yaralı bir ceylan gibi koşuyordu.

  • Niteleme zarfları sadece filleri ve fiilimsileri etkiler.
  • İkilemeler, yan cümleler, edat öbekleri ve pekiştirilmiş sözcükler nite­leme zarfı olabilir.

b. Durum zarfları

Eyleme “olasılık, tahmin, yineleme, onaylama, karşı çıkma, yaklaşıklık, dilek” anlamı katan sözcükler durum zarfıdır:

Yarın belki gelirim. (olasılık)

Söz vermişse mutlaka arar. (kesinlik)

Sanırım bu oda bize ait. (tahmin)

Bu şiiri yine oku. (yineleme)

Evet, kazayı ben de gördüm. (onaylama)

Hayır, bu arabayı ben almadım. (karşı çıkma)

Keşke sen de gelsen. (dilek)

Bu yol hemen hemen iki saat sürer. (yaklaşıklık)

Elmaları ikişer ikişer paylaştık. (üleştirme)

Tut ki karnım acıktı. (varsayım)

5. Nicelik (Ölçü) Zarfları: Eylemin, sıfatın ya da başka bir zarfın ölçüsünü belirten zarflardır.

“En, daha, pek, çok, az, gayet, fazla, epeyce, kadar” gibi sözcükler eylemin, sıfatın ya da başka bir zarfın ölçüsünü belirtirse ölçü zarfı olur:

Yarın çok çalışmalısın. (eylemin ölçüsü)

Epeyce mektuplaştık. (eylemin ölçüsü)

Çok hızlı bir araba aldım. (sıfatın ölçüsü)

Çok hızlı koştum. (zarfın ölçüsü)

  • Zarflar, sıfat fiil ve zarf fiilin anlamını etkiler. Çünkü sıfat fiiller cümle­de sıfat olarak zarf fiiller ise zarf olarak kullanılır. Zarflar, isim fiillerin anlamını etkilemez çünkü isim fiiller cümlede ad olarak kullanılır. İsim fiilleri niteleyen sözcükler, sıfatlardır:

hızlı      koşan      at  (“hızlı” sözcüğü zarftır)

   sıfat fiil

hızlı      koşarak      geldi (“hızlı” sözcüğü zarftır)

   zarf fiil

hızlı      okuma      dersi (“hızlı” sözcüğü sıfattır)

      isim fiil

  • Cümlenin öğeleri ve tamlamalar bulunurken derecelendirme zarfla­rını etkiledikleri sıfat ya da zarftan ayrı tutmamak gerekir.
  • Bazı ikilemeler azlık-çokluk zarfı olabilir:

Sudan bardak bardak içti.

  • “bir” sözcüğü miktar zarfı olabilir:

Sofraya oturdu mu bir yer bir yer…

6. Gösterme Zarfı: “İşte” sözcüğü eyleme yönelik kullanıldığında gösterme zarfı olur.

İşte geliyor.

a)  Basit Zarf: Yapım eki almamış zarflardır.

Seni çok aradım.

b) Türemiş Zarf: Yapım eki almış zarflardır.

Ansızın babam geldi.

c)   Birleşik Zarf: İki sözcüğün birleşmesiyle oluşmuş zarflardır.

Bugün spor yapmak istiyorum.

Zarfların Özellikleri

İkilemeler, pekiştirilmiş sözcükler, deyimler zarf görevi üstlenebilir:

Irmak, şırıl şırıl akıyordu. (ikileme)

Bu yıl göl tertemiz görünüyor. (pekiştirilmiş sözcük)

Kahkaha atarak konuşuyordu. (deyim)