Refik Halit Karay

REFİK HALİT KARAY (1888 -1965) hayatı edebi kişiliği sanat anlayışı bağlı bulunduğu akım topluluk

İstanbul’da doğdu. Mekteb-i Hukuka girdi, bir yandan da Maliye Nezaretinde kâtip olarak çalıştı. Meşrutiyetin ilanından sonra öğrenimini bırakarak gazeteciliğe başladı, ittihat ve Terakki iktidarınca Mahmut Şevket Paşa’ya suikast olayının ardından muhalefeti tuttuğu gerekçesiyle Sinop’a sürüldü (1913). Oradan Çorum’a, Bilecik’e ve Ankara’ya nakledildi (1913 – 1918). Ziya Gökalp ve Ömer Seyfettin’in çabalarıyla istanbul’a döndü(1918). Robert Kolejde Türkçe öğretmenliği yaptı. Mütarekede yeniden siyasete atıldı, Hürriyet ve itilaf Fırkası Genel Merkez üyesi ve Sabah gazetesinin başyazarı oldu. Damat Ferit Paşa hükümeti döneminde Posta-Telgraf Umum Müdürlüğüne atanmıştır (1919). Mili! Mücadele’ye karşı olan yazıları yüzünden kurtuluştan sonra yüzellilikler listesine alındı ve yurdu terk etmek zorunda kaldı (1922). Beyrut ve Halep’te on beş yıl bir sürgün ve gurbetlik yaşamı oldu. Af kanunuyla yurda döndü (1938), yeniden gazeteciliğe başladı; ancak yaşamın sonuna kadar politikaya girmedi. Yaşamını kalemiyle kazandı, istanbul’da öldü.
Önce fıkraları, sonra hikâyeleri, daha sonra da romanları ile bilinmiştir.

  • Bütün eserlerini canlı bir konuşma dili ile kaleme almış, İstanbul Türkçesini tüm incelikleri ile kullanabilme başarısını göstermiştir. Eserlerinin en değerli yanı anlatım biçimidir.
  • Kuvvetli bir gözlem kabiliyeti, başarılı betimlemeleri vardır. Eserlerinde dikkat çeken bir tarafı da mizahçılığı, yergiciliğidir. Kirpi takma ismiyle mizah yazıları kaleme almıştır.
  • “Memleket Hikâyeleri” ilk hikaye kitabıdır. Genç yaşta  sürgün gönderildiği Sinop, Çorum, Ankara ve Bilecik’teki gözlemlerinden faydalanarak kaleme aldığı bu hikâyelerde olaylar hep Anadolu’da geçer. Maupassant tarzı bir hikâye tarzı olan yazarın bu kitabı , edebiyatımızın istanbul dışına çıkarak Anadolu’ya yönelmeşinde yeni bir çığır açmıştır.
  • Gurbet Hikâyeleri” ise yurt dışındaki sürgün hayatının izlenimleriyle yazılmıştır.
  • Romanlarında Ahmet Mithat Efendi ve Hüseyin Rahmi gibi, okuyucuyu oyalayabilme özelliğine de önem vermiş; ağır düşüncelere, derin tahlillere girmeden beyaz realizm olarak adlandırabileceğimiz bir anlayış ile yazmıştır.
  • Romanlarını aşk ve kadın ekseni etrafında gelişen sürükleyici olaylar, egzotik konular üzerinde kurmuştur.
  • İlk ve en önemli romanıİstanbul’un İçyüzu“dür. Anı yöntemiyle yazılan bu roman, Birinci Dünya Savaşı sırasında ortaya çıkan türedi savaş zenginleri ve onları destekleyen politikacıları eleştiren bir yergi romanıdır.

Eserleri:

Hikâye

  • Memleket Hikâyeleri,
  • Gurbet Hikâyeleri

Roman

  • İstanbul’un İçyüzü (İstanbul’un Bir Yüzü),
  • Yezidin Kızı,
  • Çete,
  • Sürgün,
  • Anahtar,
  • Bu Bizim Hayatımız,
  • Nilgün,
  • Yer Altında Dünya Var,
  • Dişi Örümcek,
  • Bugünün Saraylısı,
  • 2000 Yılının Sevgilisi,
  • Kadınlar Tekkesi,
  • İki Cisimli Kadın,
  • Karlı Dağdaki Ateş,
  • Dört Yapraklı Yonca

Anı-Fıkra-Söyleşi

  • Kirpinin Dedikleri,
  • Ago Paşa’nın Hatıratı,
  • Guguklu Saat,
  • Bir Avuç Saçma,
  • Sakın Aldanma İnanma Kanma,
  • Üç Nesil Üç Hayat,
  • Minelbab İlelmihrap,
  • Bir Ömür Boyunca,
  • Ay Peşinde,
  • Bir İçim Su

Oyun

  • Deli